Her bahar umutla leyleği havada görmek ve bol bol yolculuğa çıkmak için havalara bakarken ;bu yıl havalardan ötürü leylekler aklıma bile gelmedi.Hatta leyleklerin gelmiş olabileceğini bile düşünmedim.
Gelmedi ama aniden uğrayan konuklarım kardeşlerim olunca onların peşine takılıp gitmek konusunda alışkanlık kazanınca leylekleri beklemenin anlamsız olduğunu anladım.
1Mayısta uğrayan ablamlarla İstanbula gitmiş torunlarla haşır neşir günler geçirip dönmüştüm. m
Mayıs sonunda da kızkardeşim ve eşi geldiler.hafta sonunu beraber geçirdik
Cuma günü önce işlerini halledip ardından Anıtkabire gidip Atamızı ziyaret ettik.Akşamında hep beraber kahvemizi içtik
Fincanlarımızın şıklığı gözünüzden kaçmamıştır değil mi? Mustafa Kemalle kahve içmek gerçekten de bambaşka güzel.
Cumartesiyi de beraber Ankarada geçirip pazar sabahı kendimi sabahın beşinde Antalya yollarında buldum.
Durun acele etmeyin bu foto pazar sabahı saat 11.00 sularında çekildi.
Burası Bursa Nilüferde Dodurga köyü dahilinde bir işletme .
Uzun boylu ama genç çınarların gölgesinde ,Nilüfer çayının melodisi arasında kardeşimin eşinin neşeli ve cana yakın annesi,ağabeyi ,yengesi ve tatlı yeğenleriyle çok güzel bir kahvaltı manzarası sergiledik.
Burada da gelin kaynana iki Canan arasında Nalan bendeniz.
Günün devamında Bursa turu,Bozüyükte Füsunda çay molası,Eskişehirde konaklama ve ertesi sabah Eskişehir şifalı kaplıcası ile devam etti ve biz pazartesi günü saat 18.50 de Antalyaya vardık.
Devamı yarın akşam internet bağlantısı müsade ettiğince yazılacak.
sözün kısası ben ANTALYADAyım:))