11 Aralık 2009 Cuma

Bilmece





Bu sabah geleceğimiz konusunda bana umut veren genç blogger arkadaşlarımdan sevgili Neslihanın bu yazısına yorum yazarken hatırladığım Basatla Tepegözü Anlatan Dede Korkut hikayesini netten buldum.Neslihana da yazdım.
Sonra bunu sizinle paylaşmam gerektiğini düşündüm.Bağlantıları ve ne demek istediğimi anlayacağınızı biliyorum .Tepegözü Neslihana yazdığım gibi hem tekmeleyerek uyandırdığımız umutlarımıza benzetmek hem de okşaya yemleye açtığımız açamadığımız sorunumuza benzetmek mümkün.
Bu konuda daha fazla laf etmek içimden gelmiyor sözü Dedem Korkuta bıraksam da öykünün tümünü buraya almadım. Devamı için Kerkük Feneri ne gidelim

MEĞER hanım bir gün Oğuz otururken üstüne düşman geldi. Gece içinde ürktü göçtü. Kaçıp giderken Aruz Koca'nın oğlancığı düşmüş. Bir aslan bulup götürmüş, beslemiş.
Oğuz yine zamanla gelip yurduna kondu. Oğuz Han’ın at çobanı gelip haber getirdi, der: Hanım sazdan bir aslan çıkıyor, at vuruyor, sallana sallana yürüyüşü adam gibi, at basarak kan sömürüyor. Aruz der: Hanım, ürktüğümüz zaman düşen benim oğlancığımdır belki dedi.

Beyler bindiler, aslan yatağı üzerine geldiler. Aslanı kaldırıp oğlanı tuttular. Aruz oğlanı alıp evine getirdi. Şenlik yaptılar, yeme içme oldu.




Amma oğlanı ne kadar getirdilerse durmadı, geri aslan yatağına vardı. Tekrar tutup getirdiler. Dedem Korkut geldi, der: Oğlanım sen insansın, hayvanla arkadaş olma, gel güzel ata bin, güzel yiğitlerle at sür, at koştur dedi. Büyük kardeşinin adı Kıyan Selçuk'tur, senin adın Başat olsun, adını ben verdim, yaşını Allah versin dedi.




Oğuz bir gün yaylaya göçtü. Aruz'un bir çobanı var idi. Adına Konur Koca Sarı Çoban derlerdî. Oğuz'un önünce bundan evvel kimse göçmezdi. Uzun Pınar denmekle meşhur bir pınar var idi. O pınara periler konmuştu. Ansızın koyun ürktü. Çoban erkeçe kızdı, ileri vardı. Gördü ki peri kızları kanat kanada bağlamışlar, uçuyorlar. Çoban, keçesini üzerine attı, peri kızının birini tuttu. Tamah edip derhal temasta bulundu. Koyun ürkmeğe başladı. Çoban koyunun önüne koştu. Peri kızı kanat vurup uçtu, der: Çoban yıl tamam olunca, bende emanetin var, gel al dedi. Amma Oğuz'un başına felaket getirdin dedi. Çobanın içine korku düştü. Amma, kızın derdinden, benzi sarardı.




Zamanla Oğuz yine yaylaya göçtü. Çoban gene bu pınara geldi. Gene koyun ürktü. Çoban ileri vardı. Gördü ki bir kütle yatıyor, parıl parıl parlıyor. Peri kızı geldi, der: Çoban emanetini gel al, amma Oğuz'un başına felaket getirdin dedi. Çoban bu kütleyi görünce dehşete düştü. Geri döndü, sapan taşına tuttu. Vurdukça büyüdü. Çoban kütleyi bıraktı kaçtı. Koyun ardına düştü.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

nalan teyzem bugün nasılsın? Amerikadan tohum getirdiğin için çok sağol. Yazına dikeceğiz. şimdi teyzemle dedekorkut hikayeslerini okuyacağız. ellerinden öperim..

nalan dedi ki...

Erdiciğim sağol canım iyiyim yazımı okuduğuna sevindim.benonu büyükler için yazmıştım ama masal sanılarak okunmadı anlaşılan
öptüm yanaklarından